بِسْمِ ٱللَّهِ ٱلرَّحْمَٰنِ ٱلرَّحِيمِ

ٱلْقَارِعَةُ ١

Felaket kapısını çalacak olan,

– İbni Kesir

مَا ٱلْقَارِعَةُ ٢

Nedir o felaket kapısını çalacak olan?

– İbni Kesir

وَمَآ أَدْرَىٰكَ مَا ٱلْقَارِعَةُ ٣

O felaket kapısını çalacak olanın ne olduğunu bilir misin sen?

– İbni Kesir

يَوْمَ يَكُونُ ٱلنَّاسُ كَٱلْفَرَاشِ ٱلْمَبْثُوثِ ٤

O gün; insanlar yaygın pervaneye dönecekler.

– İbni Kesir

وَتَكُونُ ٱلْجِبَالُ كَٱلْعِهْنِ ٱلْمَنفُوشِ ٥

Dağlar; atılmış renkli yünler gibi olacak.

– İbni Kesir

فَأَمَّا مَن ثَقُلَتْ مَوَٰزِينُهُۥ ٦

Ama kimin tartıları ağır gelirse;

– İbni Kesir

فَهُوَ فِى عِيشَةٍ رَّاضِيَةٍ ٧

O, hoş bir hayat içindedir.

– İbni Kesir

وَأَمَّا مَنْ خَفَّتْ مَوَٰزِينُهُۥ ٨

Ama kimin de tartıları hafif gelirse;

– İbni Kesir

فَأُمُّهُۥ هَاوِيَةٌ ٩

Artık onun da durağı Haviye'dir.

– İbni Kesir

وَمَآ أَدْرَىٰكَ مَا هِيَهْ ١٠

Onun ne olduğunu bilir misin sen?

– İbni Kesir

AYARLAR
Okuyucu